16 Aralık 2013 Pazartesi

Hayati Yazıcı, yeni Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hakkında açıklamalarda bulundu

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile tüketicinin açık talebi olmaksızın krediyle ilgili sigorta yaptırılması yasaklandığını belirterek, "Bankaların, kredinin ödenmesi için açılan hesaplardan, sadece kredi ile ilgili işlemler yapılması durumunda tüketicilerden ücret ya da masraf talep etmesi yasaklanmıştır" dedi.

Bakan Yazıcı, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleriyle bir araya geldiği toplantıda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 28 Kasım 2013'te Resmi Gazete'de yayımlandığını, 28 Mayıs 2014'te de yürürlüğe gireceğini söyledi. Tüketicilerin haklarının her zamankinden daha dikkatle korunmasına ihtiyaç bulunduğunu belirten Yazıcı, Hükümet olarak tüketicilere yönelik çalışmalarının temel ilkesinin "Bilinçli Tüketici, Basiretli Tacir" olduğunu dile getirdi. Yeni Kanun ile tüketicileri daha ileri seviyede korumaya yönelik tedbirler alındığını belirten Yazıcı,"Tüketicilerin hak arama yolları kolaylaştırılmış, tüketicinin bilgilendirilmesi konusu ön plana çıkarılmış, bürokrasi azaltılmış, hakkaniyete uygun bir ceza sistemi oluşturulmuştur. Yeni kanun, mevcut düzenlemelerin birçoğunda değişiklik öngörmenin yanı sıra mevcut Kanunda yer almayan yeni düzenlemeleri de getirmektedir" diye konuştu.




Yazıcı, 9 kısım ve 88 maddeden oluşan Kanun'un tüketici sözleşmeleriyle ilgili düzenlemelerin ortak hükümlerine ilişkin şunları söyledi: "Tüm tüketici sözleşmeleri 12 puntodan küçük olmayacak ve okunabilir düzeyde olacak. Sözleşme şartları tüketici aleyhine değiştirilmeyecek. Tüketiciden, yapılan sözleşmenin dışında, haksız olarak herhangi bir hizmet kalemi adı altında ek bir bedel talep edilemeyeceği bu Kanunla ilk defa düzenlenmektedir. Tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin, sözleşmenin eki olarak tüketiciye ayrıca verilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Bu uygulama da tamamen yeni ve önemlidir. Bankacılık işlemlerinde faiz dışında hangi hizmetlerden ücret, komisyon ve masraf alınacağı hususu, Bakanlığımızın görüşü alınarak BDDK tarafından belirlenecektir. Yapılacak düzenlemeyle Bankaların tüketiciden haksız olarak aldığı ücret ve komisyonların önüne geçilecektir."

Getirilen yeni bir madde ile yasanın yürürlüğe girmesiyle, kart çıkaran kuruluşların tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı sunmak zorunda olacaklarını aktaran Yazıcı, böylece kredi kartı aidatına ilişkin yaşanan tartışmaların sona ereceğini ifade etti. Bu kanunla getirilen bir diğer düzenlemenin Türk Borçlar Kanunu ve Kredi Kartları Kanunu'nda olduğu gibi bu Kanun'la da temerrüt hali de dahil olmak üzere, tüketici işlemlerinde bileşik faiz uygulanmasına son verilmesi olduğunu belirten Yazıcı, katılım bankalarının da bu Kanun'un tüm düzenlemeleri yönünden kapsam içinde olacağını kaydetti. - "Tüketici kredisi ve konut finansmanı sözleşmelerinde tüketiciye yeni haklar tanınıyor" Yeni Kanun ile cayma hakkı sürelerinin yeniden düzenlendiğini belirten Yazıcı, "İşyeri dışında, yani kapıdan yapılan satışlarda ve mesafeli satışlarda 7 gün, devre tatil sözleşmelerinde ise 10 gün olan cayma süreleri 14 güne çıkarılmıştır. Daha önce uygulamada olmayan bazı alanlarda cayma sürelerini ilk defa uygulamaya koyduk. Bunlar, ön ödemeli konut satışları, tüketici kredisi sözleşmeleri ve finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmelerde 14 günlük cayma süresi ile taksitle satış sözleşmelerinde ise Borçlar Kanunu'na paralel olarak 7 günlük cayma hakkıdır" diye konuştu.

Ayıplı mal ve hizmette tüketiciye sağlanan hakların genişletildiğini anlatan Yazıcı, "Mevcut Kanun'da olduğu gibi, ayıplı mallarda satıcının sorumluluğu taşınır mallarda, malın tesliminden itibaren 2 yıl, taşınmaz mallarda ise 5 yıl olarak belirlenmiştir. Yeni ve önemli bir uygulama; zaman aşımı süresi içerisinde kalmak kaydıyla, ilk 6 ay içinde ortaya çıkan ayıplarda malın ayıplı olmadığını satıcı ispat edecektir. Ayıp, ağır kusur veya hile ile gizlenmişse, zaman aşımı süresinden yararlanılamaz. Sözleşmeden dönmek, ayıp oranında satış bedelinden indirim istemek, ücretsiz onarım, satılanın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemek, tüketicilerimizin kullanacağı seçimlik haklarıdır" ifadelerini kullandı.

Hayati Yazıcı, tüketici kredisi ve konut finansmanı (mortgage) sözleşmelerinde tüketiciye yeni haklar tanındığını belirterek, şöyle devam etti: "Kredi sözleşmesi imzalanmadan önce, tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirilmesi zorunlu kılınmıştır. Tüketicilere, tüketici kredisi sözleşmesinden 14 gün içinde cayma hakkı getirilmiştir. Tüketicinin açık talebi olmaksızın, krediyle ilgili sigorta yaptırılması yasaklanmıştır. Tüketicinin sigorta yaptırmak istemesi halinde ise istediği sigorta şirketi ile imzaladığı poliçe, kredi veren tarafından kabul edilmek zorunda olacaktır. Bankaların, kredinin ödenmesi için açılan hesaplardan, sadece kredi ile ilgili işlemler yapılması durumunda tüketicilerden ücret ya da masraf talep etmesi yasaklanmıştır. Bu hesabın, tüketicinin aksine yazılı talebi olmaması halinde kredinin ödenmesi ile kapanması zorunlu tutulmuştur. Tüketicinin açık talimatı olmadan Bankalar, kredi sözleşmesi ile ilişkili bir kredili mevduat sözleşmesi yapamayacaktır. Konut kredisi çeken tüketicilerimizin, bu kredilerini erken ödemeleri durumunda mevcut düzenlemelere göre, ödemek zorunda oldukları yüzde 2'lik erken ödeme tazminatının, kalan vadesi 36 ayı aşmayan kredilerde erken ödenen tutarın yüzde 1'ini geçemeyeceği, düzenlenerek önemli bir adım atılmıştır. Bu, mevcut kanunda var, ancak burada erken ödeme tazminatı oranı düşürülmüştür." - "Tüketici, 14 gün içinde ön ödemeli konut satış sözleşmesinden cayabilecek" Kanun'un maketten satış olarak da bilinen "ön ödemeli konut satıları"na ilişkin tüketiciyi daha ileri düzeyde koruyan tedbirler getirdiğini anlatan Yazıcı, "Bu alanda da ilk defa düzenlenen bölümler var. Yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satışı sözleşmesi yapılamayacak. Bakanlıkça projedeki devre sayısı ya da projenin toplam bedeli kriterine göre belirlenecek büyüklüğün üzerindeki projeler için bina tamamlama sigortası yaptırılması zorunlu olacak. Böylece bir firmanın binayı tamamlamadan iflas etmesi durumunda sigorta şirketi binayı tamamlayarak tüketiciye teslim edecektir. Tüketici, 14 gün içinde ön ödemeli konut satış sözleşmesinden cayma hakkına sahip olacak" değerlendirmesinde bulundu. Maketten satışlarda mevcut kanunda 30 ay olan konutun teslim süresinin 36 aya çıkarıldığını belirten Yazıcı, cayma hakkının dışında devir ve teslim tarihine kadar tüketiciye, belli masrafları ve sözleşme bedelinin yüzde 2'sine kadar tazminat ödemek suretiyle sözleşmeden dönme hakkı verildiğini söyledi.

Yazıcı, Bakanlık tarafından verilen Kampanyalı Satış İzin Belgesi'nin kaldırıldığını, bu suretle konut satışlarının devlet garantisinde olduğu yönündeki yanlış izlenimlerin önüne geçildiğini kaydetti. Mağduriyetlerin en çok yaşandığı işyeri dışında yapılan satışlar (kapıdan satışlar) konusunda yeni tedbirler alındığına işaret eden Yazıcı, "İşyeri dışında satış yapacaklar, mevcut uygulamada olduğu gibi Bakanlıktan 'yetki belgesi' almak zorunda olacaktır. İşyeri dışında kurulan sözleşmeler imzalanmadan önce, tüketicilerimizin sözleşme şartları ile ilgili bilgilendirilmesi zorunlu tutulmuştur. Mevcut 7 günlük cayma hakkı süresi 14 güne çıkarılmaktadır. Satıcı ve sağlayıcı, yükümlülüklere aykırı davranırsa tüketici cayma hakkını kullanmak için 14 günlük süreyle bağlı olmayacaktır. Sözleşme tarihi, tüketicinin kendi el yazısıyla yazdırılacak ve sözleşmenin bir örneği tüketiciye verilecektir" şeklinde konuştu.

"Bina Tamamlama Sigortası, ilk defa hukukumuza girdi" Bakan Yazıcı, internet, telefon, katalog gibi yollarla mesafeli olarak kurulan sözleşmelere ilişkin yeni düzenlemeler yapıldığını ve bu tür satışlarda, mesafeli sözleşme kurulmadan önce tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirileceğini ifade etti. Mesafeli sipariş edilen ürünler en geç 30 gün içinde tüketiciye teslim edileceğini aktaran Yazıcı, mevcut 7 günlük cayma hakkı süresinin 14 güne çıkarıldığını, satıcı ve sağlayıcı, tüketiciyi cayma hakkı konusunda bilgilendirmezse tüketicinin 14 günlük süreyle bağlı olmayacağını söyledi. Finansal hizmetlerin mesafeli satışına ilişkin Avrupa Birliği (AB) Yönergesi'nin ilk defa iç hukuka aktarıldığını belirten Yazıcı, bu maddenin de ilk defa Kanun kapsamına alındığını belirtti. Tüketicilerin her türlü banka hizmeti, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödeme ile ilgili mesafeli sözleşme kurulmadan önce bilgilendirilmesinin zorunlu tutulduğunu vurgulayan Yazıcı, tüketicilerin, finansal hizmetlere ilişkin sözleşmelerden 14 gün içinde cayabileceklerini kaydetti.

Yazıcı, devre tatil ve devre mülkte tüketicilere yeni haklar getirilildiğini aktararak, şunları kaydetti: "Devre tatil kavramı anlaşılır hale getirilerek, devre mülkler ve alternatif tatil üyelikleri kapsama dahil edilmiştir. Böylelikle devre mülkler de kanun kapsamına alınmıştır. Sözleşme kurulmadan önce, tüketicilerin sözleşme şartları ile ilgili bilgilendirilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Sözleşme tarihinin tüketicinin kendi el yazısıyla yazılması ve sözleşmenin bir örneğinin tüketiciye verilmesi zorunlu hale getirilmiştir. Devre tatillerde cayma hakkı süresi 10 günden 14 güne çıkarılmıştır. Bakanlıkça projedeki devre sayısı ya da projenin toplam bedeli kriterine göre belirlenecek büyüklüğün üzerindeki projeler için bina tamamlama sigortası yaptırılması zorunluluğu getirilmiştir. Bina Tamamlama Sigortası, ilk defa bu kanunla birlikte hukukumuza girmiştir. Tüketicilerimizin mağduriyetini engellemesi bakımından son derece önemlidir. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren 36 ayı geçemeyecektir. Devir ve teslim tarihine kadar tüketiciye, sözleşme bedelinin yüzde 2'sine kadar tazminat ödemek suretiyle sözleşmeden dönme hakkı verilmiştir. Bu madde mevcut kanunda da bulunmaktadır." "Sözleşmeden dönme halinde; paket tur düzenleyicisi veya aracısının, dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren, tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedeli herhangi bir kesinti yapmaksızın 'derhal' iade etmesi zorunlu oldu"

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye'de indirimli satışlarla ilgili kapsamlı bir yasal düzenleme bulunmamasının, çeşitli suistimallere neden olduğunu belirterek, "Yeni düzenlemeye göre, indirimli satışa konu edilen mal veya hizmetlerin indirimli satış fiyatı ile indirimden önceki fiyatı ve indirim oranı, ürün etiketlerinde gösterilmek zorundadır" dedi.

Bakan Yazıcı, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleri ile bir araya geldiği toplantıda, "6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"a ilişkin bilgiler verdi. Kanun kapsamında düzenlenen paket turlarla ilgili tüketicilere yeni haklar tanındığını belirten Yazıcı, sözleşme kurulmadan önce, tüketiciye ön bilgilendirme amaçlı broşür verilmesinin zorunlu hale getirildiğini kaydetti. Yazıcı, tüketicilere, paket tur sözleşmesinin esaslı unsurlarından birinin değişmesi halinde sözleşmeden dönme hakkı getirildiğine dikkati çekerek, "Sözleşmeden dönme halinde; paket tur düzenleyicisi veya aracısının, dönme bildiriminin kendisine ulaştığı tarihten itibaren, tüketicinin ödemiş olduğu tüm bedeli herhangi bir kesinti yapmaksızın 'derhal' iade etmesi zorunlu oldu" diye konuştu.

Yeni düzenlemeyle Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde olduğu gibi ticari ve mesleki amaçla paket tura katılanların da tüketiciye tanınan haklardan yararlanmasına imkan sağlandığını bildiren Yazıcı, burada mesleki ve ticari amaçlı yapılan paket turların da kanun kapsamına alındığını vurguladı. Bakan Yazıcı, elektrik, su, doğalgaz, internet ve telefon gibi tüm aboneliklerde tüketicileri koruyucu yeni düzenlemeler getirildiğini kaydederek, tüketicinin belirsiz süreli veya süresi 1 yıldan daha uzun olan belirli süreli abonelik sözleşmesini istediği zaman ve süresi 1 yıldan az olan belirli süreli abonelik sözleşmelerini ise satıcı veya sağlayıcının sözleşmede değişiklik yapması halinde feshetme hakkına sahip olduğunu bildirdi. Bu alanda getirdikleri iki yeni uygulamaya da değinen Yazıcı, aboneliğe son verme isteğinin, süresi içinde yerine getirilmezse, abonelikten faydalanılmış olsa dahi tüketiciden herhangi bir bedel talep edilmesinin yasaklandığını söyledi. Yazıcı, feshin; sözleşmenin kurulmasından daha ağır şartlara bağlanamayacağı kuralının getirildiğine işaret ederek, gazete ve dergi gibi süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen promosyon kampanyalarının daha sıkı kurallara tabi olacağını kaydetti. Mevcut Kanunda örnek verme yöntemiyle sayılan, süreli yayın kuruluşlarının verebileceği kültürel ürünlerin, yönetmelikle açıkça belirleneceğini dile getiren Yazıcı, bu uygulama ile hangi ürünlerin kültürel ürün olduğu konusunda yaşanan tartışmalara son vermeyi hedeflediklerini vurguladı. Yazıcı, süreli yayının birden fazla sayıda satın alınmasını gerektiren ve belirli bir süreye yayılan promosyon uygulamalarının süresine ilişkin bilgiler de vererek, şunları söyledi: "Bu süre, günlük süreli yayınlarda 75 günü, haftalık süreli yayınlarda 18 haftayı, daha uzun süreli yayınlarda 12 ayı geçemeyecektir.

Ayrıca, 'Piramit Satış Sistemleri' de yasaklanmaktadır. Piramit Satışlar, hukukumuzda ilk defa düzenlenmektedir. Bu konuda ulusal mevzuatta boşluk olduğu için tüketiciler büyük mağduriyetler yaşamaktaydı. Piramit satış sisteminin kurulması, yayılması veya tavsiye edilmesi yasaklandı. Bakanlık, Piramit Satış Sistemleri ile ilgili gerekli incelemeleri yapmaya ve varsa elektronik sistemin ülkemizde durdurulması dâhil olmak üzere, ilgili kamu kurum veya kuruluşlarıyla iş birliği içinde gerekli önlemleri almaya yetkili olmuştur." dedi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder